Bakan Yılmaz, Türkçeyi Doğru ve Güzel Kullanma Makale ve Deneme Yarışması Ödül Töreni´ne katıldı  
Bakan Yılmaz, Türkçeyi Doğru ve Güzel Kullanma Makale ve Deneme Yarışması Ödül Töreni´ne katıldı

Bakan Yılmaz, Türkçeyi Doğru ve Güzel Kullanma Makale ve Deneme Yarışması Ödül Töreni´ne katıldı

Millî Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, "Dilimiz Kimliğimizdir" konulu "Türkçeyi Doğru ve Güzel Kullanma Makale ve Deneme Yarışması Ödül Töreni’ne katıldı.

Bakan Yılmaz, Türkçeyi Doğru ve Güzel Kullanma Makale ve Deneme Yarışması Ödül Töreni´ne katıldı

Toplantıda konuşan Millî Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, öğretmen ve öğrencilere yönelik gerçekleştirilen yarışmaya büyük bir katılım olduğunu ifade etti. Dilin millî değerlerin özü ve kalbi, milletlerin de en büyük hazinesi olduğuna işaret eden Yılmaz, sadece bir iletişim aracı olmayan dilin aynı zamanda kültür aktarımını sağladığını anlattı. Dilin kullanıldıkça, işlendikçe gelişip güzelleşeceğine işaret eden Yılmaz, bu nedenle dilin doğru ve güzel kullanımını desteklediklerini ve yarışmanın da bu amaca hizmet ettiğini bildirdi.
 
Dil bir istiklâl ve istikbal meselesidir
Bakanlık olarak Türkçeyi korumak, yaşatmak ve gelecek nesillere güçlü şekilde aktarmak için Türk dilinin yerinde, doğru ve dil kurallarına uygun ve anlaşılır şekilde konuşulmasını ve yazılmasını istediklerini belirten Yılmaz, "Bir istiklal ve istikbal meselesi atfettiğimiz bu konuda önemli çalışmalara imza attık." dedi. İlköğretim ve ortaöğretim kurumlarında Türkçe ve Türk dili edebiyatı derslerinin müfredatının güncellendiğini hatırlatan Yılmaz, Türkçe dersi eğitim programında kazanımların, dinleme, okuma, yazma ve konuşma olmak üzere 4 temel dil becerisi olarak gruplandığını aktardı. Ses ve harf gruplarında ilk okuma ve yazma sürecini kolaylaştıracak düzenlemeler yapıldığını belirten Yılmaz, uygulamada olan öğretim programında yer alan ses ve harf gruplarının değiştirildiğini söyledi.
 
Bakan Yılmaz, güncellenen programda, farklı yazı karakterlerinde okuma ve yazma kazanımlarının eklendiğini ifade etti. Yılmaz, "Öğrencilerin çeşitli yazı karakterlerini görerek kendilerine ait yazı stilini oluşturması amaçladı. Cümle türleri ve çatı konuları, ses eğitimi kazanımları eklendi. Bu kazanımların eklenmesiyle öğrencilerin duyduğu sesleri daha rahat bir şekilde ayırt etme olanağı sağlandı. Bu sayede ilk okuma ve yazma sürecinde kolaylaştırıcı bir düzenleme geldi." bilgilerini paylaştı. Cuma günü yarıyıl karnelerinin öğrencilere dağıtılacağını hatırlatan Yılmaz, birinci sınıflarda daha şimdiden okuma yazmayı öğrenen çocuklar olduğu bilgisinin kendisine ulaştığını aktardı. Öğrencilerin ana dilde iletişim yeterliliğini kazanmalarını istediklerinin altını çizen Yılmaz, bu kapsamda Türk dili ve edebiyatı ders sayılarını artırdıklarını anlattı.
 
Bakan Yılmaz, müfredattaki Türk dili üzerine becerilerin geliştirileceği derslere ilişkin bilgileri paylaştı. Yılmaz, ortaokullarda seçmeli okuma becerisi, yazarlık ve yazma becerileri, iletişim ve sunum becerileri, drama, düşünme eğitimi, Anadolu liselerinde zorunlu ve seçmeli Türk dili ve edebiyatı, diksiyon ve hitabet ile seçmeli Osmanlı Türkçesinin bulunduğunu dile getirdi. Osmanlı Türkçesi dersinin sosyal bilimler liselerinde zorunlu olduğunu hatırlatan Yılmaz, "Dilin geçmişle bağını koparmayacağız. Osmanlı Türkçesini daha iyi öğrendikçe, bu hazineyi biz sahipleneceğiz. Hazine bizim olacak ama kullandığımız, işlediğimiz sürece." ifadesini kullandı. 
 
Yılmaz, yarışmada birincilik ödülü alan ve kendisinden önce ödül aldığı denemeyi okuyan Ayça Bilge isimli öğrencinin "kaybettik, yenildik, diz çöktük." gibi bir tabir kullandığını belirterek, şunları kaydetti: "Yanlışların, eksikliklerin farkında olduğumuz sürece, Türk diline karşı risklerin tehditlerin farkında olduğumuz sürece hiç bir konuda yenilmedik demektir. Ancak dünyada bir akım var. Bu akıma karşı durabilmek mümkün değil. Japonya´nın Batı´ya benzediğinden daha az şekilde batılıyız. Çin´in Batı´ya benzediğinden daha az batılıyız. Körfez ülkelerinden daha az batılıyız veya Batı değerlerini almışız. Sokaklarımızda görüyoruz kirliliği ama onun kirlilik olduğunun farkındayız. Ne zaman kaybetmiş sayılırız? Onun kirlilik olduğunu fark etmediğimiz zaman işte o zaman kaybederiz. Hiç şüpheniz olmasın ki Türkiye ve Türkiye Türkçesi dün de güçlüydü. Yunusların, Hacı Bektaşların, Aşık Veysellerin olduğu yerlerde Türkçenin kaybettiğini söyleyebilmek, Türkçenin eksik kaldığını, her ne kadar 140 karakterle ifade edildiği söylense de onlar geçici dönemlerdir. Ama asıl kaynağa bakmak lazım. Türkçe çok iyi bir yolda ilerliyor."
 
Törene Başbakan Yardımcısı Fikri Işık, Atatürk Kültür Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkanı Prof. Dr. Derya Örs, Türk Dil Kurumu Başkanı Prof. Dr. Mustafa S. Kaçalin ve öğrenciler katıldı.
 
Konuşmaların ardından Başbakan Yardımcısı Işık ile Bakan Yılmaz, yarışmada ödül alan öğretmen ve öğrencilere ödüllerini takdim etti.

Haberin Videosu:

MEB © - Tüm Hakları Saklıdır. Gizlilik, Kullanım ve Telif Hakları bildiriminde belirtilen kurallar çerçevesinde hizmet sunulmaktadır.